şiir

Aşkın Ölümsüzlüğü

Dilimizde aynı cümle dillendi,
Birimizin sesi zayıflasa diğeri güçlendi,
Aşk kalbimi deldi geçti, bedenimi istila etti,
Sel gibi kattı önüne, benliğimi eritti...

Aşk ikimizin kalbini aynı anda vurdu,
Bir rüzgar gibi beden yelkenimizi doldurdu,
Duygu seli ikimizin içini ayrı ayrı oydu,
Zayıf kaldı değerler, utanç ise yok oldu...

Ademin cennetten kovuluşu gibi yasaktın,
Göğsüme serildin, rüyalarıma girdin,
Hiçbir çağrı bu kadar kuvvetli olmadı,
Aşka her hayır deyişim, bu kadar büyük evet olmadı...

Beden aynı bedendi, ruh aynı ruhtu,
Aşk öğretti şarkısını sonra unutturdu,
Bir nefes aşk çektim, sana daynmak istedim,
Ancak, aşk senin koynunda uyuyordu...

Aşka yakalananın ayrı kalması olmazdı,
Bu duyguyu tadanın unutması imkansızdı,
Bizimkisi yarısı gerçek yarısı rüyaydı,
Daha henüz evrimini tamamlamamıştı...

Şİmdi aşkın susuzluğunu yudum yudum içerken,
Gözyaşlarımının denizinde boğuluyorum.
Yitik zamanlarda yaşamayı öğrenip,
Zamansız zamanlar içinde kayboluyorum...

 

Adını Aşk Koydum

Suyun içinde içi için için yandı,
İlahi kalpten sürgünlüğün azabıydı.
Bu kalbe artık hiç giremeyecekti,
Büyük bir acıyla kendini kınamaya aldı.

Leblerinden dökülen kendi cümleleri değildi,
Ses kendinindi ama kelimeler değildi.
Sonra sır sonrası dokunulmaz oldu,
Bilmezlik duygusuyla sırra kademi seçti.

Aklına sığmayanları kalbin bir araya getirdi,
Bir kısmı karanlık sayfaların arasında kaldı.
Unutmak mazur kılarmıydı gerçekleşmiş gerçeği,
Sorumluluğuda kimseye yıkmadın.

Kendimi bilinmezliğin içinde buldum,
Bunun adını sen AŞK koydun.
Yürüdüysem bu yolda, sendin yürüten,
Oyunu sen kurdun, ben oyuncu oldum..

 
 
şiir 959 ziyaretçikaydol
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol